Kıymetli okuyucularımız, bugün yine bomba gibi bir yazıyla karşısınızdayız. En beğendiğiniz serilerimizin başında gelen, ünlüler hakkında bilmeniz gereken her şey yazı dizimizde, bugün sizi son dönemlerin sadece ülkemizde değil aynı zamanda 120 üzerinde ülkenin güncel olarak en çok izlenilen Türk dizisi “Yalı Çapkını”nın başrol oyuncusu güzeller güzeli Afra Saraçoğlu’yla buluşturuyoruz. Delici bakışları, duru güzelliği, sade zerafeti ve akılları baştan alan büyülü aurasıyla şöhret basamaklarını üçer beşer tırmananan yıldızın hayat hikayesi, yaşam tarzı, kariyeri ve hedefleriyle ilgili daha fazlasını siz de öğrenmek istiyorsanız buyrun. Hazırsanız, başlayalım.
1997 yılının Aralık ayının hemen başında Edremit’de dünyaya gözlerini açan Saraçoğlu, ilk ve ortaöğretimini Antalya’da tamamlamıştır. Lisans eğitimi için ise Eskişehir’in yolunu tutmuş ve Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümüne kaydolmuştur. Henüz öğrenciliğin başında ise İkinci Şans Filmi ile resmen ilk şansını yakalamış ve bugüne kadar da asla bırakmamıştır. Küçük yaşlarından itibaren etrafına ışık ve neşe saçan bir çocuk olduğu söylenen Afra, ünlü olmasaydın kendini nasıl tanımlardın sorusuna o günleri hatırlatan bir cevap veriyor. Eğlenmeyi seven küçük bir çocuk olacağını ve düşeceğini, kalkacağını ama hep çok çalışacağını belirtiyor.
Afra Saraçoğlu’nun diğer ünlü oyunculardan çok daha farklı bir şekilde ekranlarda boy göstermeye başladığını dile getirmemizin vakti geldiğini düşünüyoruz. Saraçoğlu’nun annesi, ekranların en önemli figürlerinden bir tanesi olan Özcan Deniz’e ulaşması ve kızına bir şans vermesini istemesiyle aslında ilk çıkış noktasını buluyor. Bu isteği geri çevirmeyen Özcan Deniz, Afra Saraçoğlu’nun potansiyelini hemen keşfediyor ve hepimize bu büyük yetenekle tanışma fırsatını tanımış oldu. Kariyerinin ilk adımlarında, yardımcı rollerde ve büyük yeteneklerle birlikte sabırla çalışarak kendisini en iyi şekilde geliştirmeyi bilmişti. O dönemlere dair düşüncüleri kendisine sorulduğunda ise oldukça bilge bir cevapla bizleri ters köşeye yatırıyor. Hayatta küçük ayrıntılara takılmayıp büyük resmi görebilmenin insanın enerjisiyle doğru orantılı olduğunu düşünüyor ve iç dünyamızı aydınlatmanın da karartmanın da bizim elimizde olduğunu dile getiriyor.
Güzel yıldız, aşk hayatıyla da sık sık kendinden söz ettiriyor gibi görünse de aslında bu konuda oldukça mert bir görüntü çiziyor. Tabii buradaki ifadeden de anlayacağınız üzere eski sevgilisi Mert Yazıcıoğlu ile uzun soluklu birlikteliğine son verdikten sonra, Yalı Çapkını dizisindeki partneri Mert Ramazan Demir ile yeni bir ilişkiye yelken açmıştı. Dizinin üçüncü sezonu da onayını almış ve Türk dizi tarihindeki en önemli uluslararası yayın hakları sözleşmesine imza atılmasıyla birlikte bu ikilinin ilişkisi artık kıtaları aşan bir aşk hikayesine dönüşmüştür. Sürekli gözler önünde olan bu ikilinin hakkında gün geçmiyor ki yeni haberler yapılmasın. Bu durum kendisine sorulduğu zaman, aldığımız cevap yine kumaşının kalitesini hepimize gösteriyor. İç sesin yargılarından kaçmak kimse için kolay değil ama daha akılcı yaklaşmayı seviyorum duyduğum ve okuduğum şeylere, insanların eleştirileri bazen çok sert görünse de aslında satır aralarında bizlere bir takım mesajlar da veriyor. Bunları doğru okuduğunuzda aslında size de çok şey katıyor.
Gündelik hayatında sade ve huzurlu bir yaklaşımı benimsemiş olan Saraçoğlu, sevdikleriyle kaliteli zaman geçirmeye çok önem gösterdiğini de belirtiyor. Ufak tefek batıl inançları ve totemleri de olduğunu söyleyen güzel aktris, bunların arasında en garip olanının ise çantasını asla yere bırakmamasını olduğunu söylüyor. Bunun kendisine kötü şans getirdiğine inanıyor. Yoğun iş temposundan dolayı pek sıkılmaya vakti olmadığından yakınan elit oyuncu, bir şekilde böyle bir durum olursa ne yapacağına dair gelen sorulara ise aslında hepimizin verebileceği bir yanıt vererek nasıl da aramızdan birisi olduğunu ispat ediyor. Kendisini yeniden keşfetmek için yeni yollar arayacağını; gitmediği bir şehre gideceğini ya da dinlemediği bir müzik türünü dinlemeye başlayacağını söylüyor. Belki çok uzun süredir görmediği arkadaşlarını arayacağını, onlarla yeniden görüşeceğini dile getiriyor.
Ülkenin en önde gelen moda dergilerine sık sık kapak olmasının yanı sıra bir çok giyim markasının da reklam yüzü olan Saraçoğlu, özellikle Avrupa’da katıldığı defile ve programlarda tarzı ve zerafetleriyle baş döndürüyor. Bu konuda oldukça mütevazi bir görünüm sergileyen aktris gardırobuna fazla zaman harcamadığını çünkü yoğun çalışmaktan çok fazla alışveriş yapmaya fırsatı olmadığından yakınıyor. Özel hayatında ise rahatlıktan ödün vermedeiğini bu yüzden de jean ve spor ayakkabıdan vazgeçmediğini söylüyor.
Böylece Afra Saraçoğlu hakkında öğrenmek isteyebileceğiniz her şeyi de bu şekilde öğrenmiş oldunuz. İleride yeni şeyler yaşandığında da anında haberdar olabilmek, ve daha fazlası için kesinlikle takipte kalın çünkü çok daha fazla ünlüyle, çok daha fazla bilgiyle, ve daha sansasyonel içeriklerle birlikte sizlerle olacağız. Hoşçakalın.