≡ Ekranların Asi Prensesi: Farah Zeynep Abdullah’ın Hayatı ve Sırlar 》 Her Beauty

Ekranların Asi Prensesi: Farah Zeynep Abdullah’ın Hayatı ve Sırlar

Advertisements

Sevgili takipçilerimiz, bugün yine, hakkında en fazla merak edilenler yazı dizimizin, mükemmel bir parçasıyla karşınızdayız. Bugüne kadar sevgi ve ilgiyle takip ettiğiniz ve de yayınlanır yayınlanmaz hepinizin tek solukla okuduğu serimizin bugünkü konuğu Farah Zeynep Abdullah. Güzel oyuncunun hayatına, kariyerine, hedeflerine, ilgi alanlarına ve hedeflerine dair az bilinen gerçekleri sizlerle paylaşıyor olacağız. Ekranlarda kendisini her gördüğümüzde bizleri adeta büyüleyen ve yaptığı her işle gündeme oturtmayı başaran güzel aktris özelinde merak ettiğiniz tüm ayrıntıları bulacağınız makalemiz huzurlarınızda. Sizler hazırsanız haydi başlayalım. 

17 Ağustos 1989 tarihinde İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde hayata gözlerini açan güzel oyuncu aile kökeni hakkında konuşurken neredeyse bütün Orta Doğu ve Balkanlar’a dayanan aile bağlarını tek solukta anlatıp, anlaması benim açımdan da çok zor o yüzden kısaca İstanbullu olduğumu söyleyebilirim diyor. Kendisinden önce neredeyse hiç duymamış olduğumuz adı Farah, ilk duyduğunuzda kendisini yabancı kökenli zannetmemize neden olabilse de, aslında bu isim anne ve babasının hayranı oldukları İran Şah’ının kızının adıdır. Eğitim hayatı da tıpkı aile kökeni gibi oldukça hareketli ve değişken olan aktrisin lise eğitimi, İstanbul Saint Michel Fransız Lisesinde devam ederken daha sonrasında babasının işi gereği İngiltere’de devam etmiştir. Üniversite eğitimini de aralar vererek de olsa aynı ülkede tamamlamıştır. 

Farah Zeynep Abdullah ile ülkece tanışmamız ise kaderin ağlarını güzelce örmesi ile olmuştur. 2012 yılında eğitimine devam ederken İngiltere’ye dönmesine sadece 3 gün kala Öyle Bir Geçer Zaman ki adlı dizi için aldığı teklifi geri çevirmemiş ve bu dizide canlandırdığı Aylin karakteriyle birlikte artık parlamaya ve patlamaya hazır bir yıldız olduğunu tüm yapımcılara ve yönetmenlere göstermiştir. O dönem, ses getiren yapımlarla hem sinema hem de televizyondaki en üretken sürecinde olan Yılmaz Erdoğan, pek tabii ki Farah Zeynep Abdullah’ın elinden tutup onu artık ülkenin en tanınır oyuncularından biri haline getirecek yolculuğuna başlatmıştır. On parmağında on marifet ünlülerden olan güzel yıldız, hem reklam filmlerinde hem sosyal kampanyalarda boy göstermiştir. 10 yılı aşkın süredir devam eden kariyerine yedi film ve yedi dizi sığdıran süper star on dört şarkıya da filmlerinde ve dizilerinde can vermiştir. Bugüne kadar otuzun üzerinde ödüle aday gösterilen zarif oyuncu bunların büyük bir kısmını evine götürmeyi de bilmiştir. 

@fafazey

my face when I realise it’s you 😂🥹 @Kerem Bürsin

♬ BELLYDANCING – INJI

Loading...

Özel hayatıyla her ne kadar çok fazla ekranlara yansımasa da dedikodu kazanlarının sıklıkla kaynamasına neden olan oyuncu, genellikle bu konuları konuşmaktan kaçınmakta. Kolay kolay kendisini yakalamakta başarılı olamayan magazin muhabirleri ise bu konudan kısmen şikayetçiler. Bu yüzden özel hayatı ya da karakteriyle ilgili detayları ise verdiği röportajların satır aralarından anlamaya çalışıyoruz. Çocukluğuna dair söz açıldığında ise iki abisi olduğunu ve onları çok sevdiğini, yanlarına yaklaşmaya çalışan kızları kovaladığını kahkahalar içinde anlatıyor. Lise hayatının çok gitgellerle dolu olmasına rağmen gittiği her yerde çok eğlendiğini, çok coştuğunu ve her türlü çılgınlığı yaptığını dile getiriyor. Daha sonrasında, abilerinin şu anda farklı ülkelerde yaşadığını ifade eden yıldız, kendisini en mutlu hissettiği şehir olarak Paris ismini bizlerle paylaşıyor.

İsmi Farah’ı bir prensesten alan güzel oyuncu, bizlere insanların isminin nasıl hayatlarını şekillendirdiğinin çok güzel bir örneği çünkü Farah kelimesi Farsça’da mutluluk anlamına geliyor. Yıldız oyuncuyu tanıyan herkesin ise kendisiyle alakalı ilk söylediği şey bulunduğu her ortama, her durumda mutluluk yayması olduğu. Gündelik hayatında en fazla etkisi olan yazarların başında Voltaire’nin bulunduğunu dile getiriyor. Yoğun temposu ve kendisine gösterilen bu muazzam ilginin kendisini bunaltıp bunaltmadığı sorusuna ise verdiği cevap esasen ne kadar da içimizden biri olduğunu pekiştirir nitelikte. Sabahlara kadar dizi izleyip arkadaşlarıyla birlikte olduğunu söylüyor. Yayılmayı çok özlediğini ve genel olarak hayatta ara vermek, çok önemli. Kimseye diyemezsin böyle tabii, insanlar hayat kovalıyor, herkes o imkanı bulamayabilir ama böyle bir şansı olduğunu ve kendisinin de bunu kullandığını keyifle söylüyor.    

Böylece Farah Zeynep Abdullah hakkında öğrenmek isteyebileceğiniz her şeyi de bu şekilde öğrenmiş oldunuz. İleride yeni şeyler yaşandığında da anında haberdar olabilmek, ve daha fazlası için kesinlikle takipte kalın çünkü çok daha fazla ünlüyle, çok daha fazla bilgiyle, ve daha sansasyonel içeriklerle birlikte sizlerle olacağız. Hoşçakalın. 

Advertisements