Değerli okuyucularımız, bu yazımızla birlikte belki de tüm zamanların en çok merak edilen sorularından birisinin yanıtı sizlerle paylaşacağız. Başlıktan da tahmin ettiğiniz üzere kadınların neden bacak bacak üstüne atıp otururken daha rahat ettiklerini masaya yatıracağız. Pek tabii bir çok olguda olduğu gibi bu konuda da farklı görüşlere yer vereceğiz. Beyler, sizleri de unutmadık çünkü kadınlar halk arasındaki tabiriyle bacak çelmeyi sevmelerine rağmen sizlerin bu oturuşa neden aşina olamadığınızı ya da neden rahat edemediğinizi de konuşacağız. Sizler hazırsanız, beraber bu zamansız sorunun yanıtına birlikte bakalım.
Kadın ve erkek arasındaki oturma pozisyonlarındaki fark, özellikle de kadınların genellikle bacak bacak üstüne atarken erkeklerin bundan genellikle imtina etmesi esas itibariyle fizyolojik ve sosyolojik bir takım faktörlerin bir kombinasyonu şeklinde değerlendirilebilir. Bunlara etraflıca bakacak olduğumuzda öncelikle insan anatomi tarafında, kadın ve erkekler arasındaki temel farkların başında kalça yapısı gelmektedir. Kadınlar, genel itibariyle daha geniş kalçalara sahip olduğundan dolayı bacak bacak üstüne attıklarında daha stabil ve dolayısıyla daha rahat bir oturma ergonomosine sahip olurlar. Erkekler ise daha yüksek bir ağırlık merkezine sahip olduklarından bacaklarını hafifçe açtıklarında daha rahat bir zemin oluşturabilirler. Fizyolojik taraftaki diğer belirleyici unsur ise pelvik genişliğidir. Kadınların karakteristik olarak uyluk kemiklerinin orta hatta doğru içe doğru kıvrımlı olduğunu göz önünde bulundurursak, bacakların ve dizlerin birbirlerine yakın durmaları onların rahat etmelerini sağlamaktadır. Erkekler ise rahat bir pozisyonda oturduklarında uyluk kemiklerinin dışa döndüğü görülmektedir, bu yüzden de vücut kütle merkezi ayarlanırken buna dikkat ettikleri görülmektedir.

Yukarıda bahsettiğimiz fizyolojik sebepleri kendiniz evde deneyecek olursanız tek yapmanız gereken eğer erkekseniz üzerindenizdeki fazla kıyafetleri çıkarıp bir sandalyede dizleriniz birbirine değecek şekilde oturmayı deneyin. Bu oturuşu sürdürebilmek için ciddi anlamda güç sarfetmeniz gerekecektir. Hanımlar sizlerin de aynı şartlarda bacaklarınızı birbirinden ayırarak oturmayı denediğinizde zorlandığınızı fark edeceksiniz. Yine de bu beyefendilerin trende ya da diğer toplu taşıma araçlarında çok fazla yer kaplamaları için bir bahane olmasa gerek.

Bacaklarımızın konumu ve oturuşumuzu belirleyen diğer bir faktör ise sosyolojik olgulardır. Bunların temelinde ise kültürel normlar ve de baskınlık ya da çekiciliği vurgulayan birer dışa vurum hareketleri bulunmaktadır. Birçok kültürde bacak bacak üstüne atma genellikle kadınlık ve zarafetle ilişkilendirilirken öte yandan geleneksel bağlamda, kadınlar daha belirgin bir sadelikli duruşlar benimsemeye teşvik edilmiş, bacak bacak üstüne atma toplumsal kadınlık ve edep normlarıyla uyumlu hale getirilmiştir. Erkeklerde ise bacakların daha dağınık ve açık pozisyonda bulunmaları ise baskınlık ve cinsel çekiciliğe işaret eden bir tavrı çağrıştırmaktadır. Bu noktada yine daha fazla yer kaplama açısından bu şekilde bir oturma pozisyonun tercih edildiği de erkeklerde sıklıkça görülmektedir ki bu da hakimiyet ve baskınlık sinyallerini o mekanda yaymakta oldukça kullanışlı kabul edilmektedir.

Psikolojik açıdan değerlendirildiğinde pek tabii vücut dili kullanımında ayakta ya da oturur pozisyonda bir çok mesaj gönderilmektedir. Örnek vermek gerekirse bacak bacak üstüne atmak, yorgunluk, alçakgönüllülük, biraz kişisel sıcaklık veya hatta iyi hissettiren geçici bir fiziksel duyguya bürünebilir olabilir. Yine giydiğimiz kıyafetlerin özellikle de eteklerin biz farkında olmadan açılmaları oldukça tedirgin edici bir senaryo olabilir ve haliyle bu durumlarda bacak çelmek en kolay çarelerin başında gelmektedir. Yine kadınların bacak bacak üstüne attıklarında tuvalete çıkma ihtiyaçlarını kısmen de olsa öteleyebildikleri bilinmektedir. Son olarak da bazı hanımefendiler, bacak bacak üstüne attıklarında pelvik kaslarının sıkışmasından dolayı belli belirsiz bir düzeyde haz alabilmekte olup, küçük anlarda minik hoşluk kaçamakları için de ideal bir hal alabilir. Öte yandan bacak bacak üstüne atarak bulunduğunuz bir ortamda kendinizi kapattığınız ve rahat hissetmediğinize dair bir takım işaretler de etrafınıza vermeniz mümkündür.

Hepsinden daha fazla büyüleyici olan ise, kadınların neredeyse tamamının bacak çelme hareketini istemsizce ve bilinçsizce yapabiliyor olmalarıdır. Bu kendiliğinden olabilir ya da tercih ediyor olduğumuz ayakkabından dolayı kısa aralıklarla hissettiğimiz huzursuzluk anlarında da bu hareketi yapmamız ihtimal dahilindedir. Bu sebeplerin tamamını göz önünde bulundurduğumuzda, bir kadının herhangi bir ortamda ya da herhangi bir kıyafet tercihinden ötürü, bacak bacak üstüne atıp atmamasından bir takım anlamlar çıkarabilecek olsak bile, tahminlerimizin de bizzat bacakların sahibiyle konuşmadan doğru çıkma ihtimali bir hayli düşüktür. Böylece oturuş stilimizin hem fizyolojik hem de sosyolojik bağlamlardan ne gibi anlamlar taşıyabileceğini de bu şekilde öğrenmiş oldunuz. İleride yeni şeyler yaşandığında da anında haberdar olabilmek, ve daha fazlası için kesinlikle takipte kalın çünkü çok daha fazla ünlüyle, çok daha fazla bilgiyle, ve daha sansasyonel içeriklerle birlikte sizlerle olacağız. Hoşçakalın.
